14 Ekim 2011 Cuma

Günün Enstanteneleri #6

Bu kısım dünde de kalsa yazıyorum :) 


Dün benim için müthiş bir gündü. Çok sevdiğim eski yurt arkadaşlarımdan birkaçıyla farklı zamanlarda karşılaştım. Üzerine bir de Duygu ve ev arkadaşı Feza ile görüştük. İnsanların beni gördüklerinde verdikleri tepkilere bayılıyorum :) 
Öyle bir şey ki, ben bazen arkadaşlarıma olan sevgimi yeterince gösteremediğimi düşünüyorum ya da anlatamadığımı  sonra da Candy gibi garip  sevgi pıtırcığı böyle bişey oluyorum, karetsin. Dün de işte bu sevgiyi tarif edemediğimizi farkettik sevgili Hazan'la.


Şimdi günümüze dönelim ;


Artık tamamen alıştım Köy'e . Kendime arkadaş da bulunca ve çok sevdiğim bir insan daha dahil olunca, daha da huzurlu oldu ortam :)
Bütün İdare Hukuk'u dersi boyunca markete uğrayıp ayva almanın hayaliyle yaşadım.Neden bilmiyorum. Bir yerde bakanlar kurulu, bir yerde ayva. Aldım da. 
İlk defa tek başıma alışveriş yaptım, ihtiyaçları aldığımı sanıyordum ama şimdiye kadar markette sadece abur cubur seçmiş biri olarak ne eksik, ne alınır bilemedim doğru düzgün. Elimde yine çikolatalar, kekler 525'e atlayıp köyün yolunu tuttum.
Kek dedim de, benim bir ablam var. Hatunun yemek + kek yapmaktaki marifeti ancak bu kadar olabilir. O da yenir, keki de.
Yine yapacakmış, göreceğiz 


2. devasa kavanoz Şeftali Reçelim bitmek üzere, halim tahmin edilebilir. Bedbahtım.


Akşamları köyün havasını bir ayrı seviyorum, bir de sabahları, mis gibi. 
Kulağımda "talk tonight", tertemiz hava bu ikisi çok uyuşmakta.


TV8 'de "Gülhan'ın Galaksi Rehberi" diye bir program var , yok artık .


Serrose ablacığımı bekledim, göremedim Okan'da, üzüldüm. Ya kaçırdım, ya bir sorun oldu.


Not: Koca pakete 3 tane browni mi koyulur ey eti !.

2 yorum:

  1. yok canım kaçırmadın son anda iptal edildik :)
    başka bir sefere artık :)

    YanıtlaSil
  2. tüh ya , yine takiplerim ben :)

    YanıtlaSil

"Kaybettiği her şeyi geri alma derdindeydi, kayıplarının sonu yoktu, hayat sonsuza kadar böyle devam edecekti."
Jack Kerouac